الإنجليزية - التركية
تعريف troubled with fits في الإنجليزية التركية القاموس.
- hysterical
- kendini kaybetmiş
- hysterical
- (Tıp) histerikal
- hysterical
- (duygular) kontrolsuz
- hysterical
- coşkun
- hysterical
- isterik
Onların hepsi isterikti.
-They were all hysterical.
Tom Mary'nin isterik olduğunu söyledi.
-Tom said that Mary was hysterical.
- hysteric
- sinir hastası kimse
- hysteric
- s., bak. hysterical
- hysteric
- isteri hastası
- hysteric
- {s} isterik
Mary biraz isterik, değil mi?
-Mary is little hysterical, isn't she?
İsterik olmaya gerek yok.
-There's no need to get hysterical.
- hysteric
- (sıfat) isterik
- hysteric
- (Tıp) Histeriye ait
- hysteric
- (Tıp) (al)
- hysteric
- (Tıp) Marazi hırçınlık getirici
- hysterical
- {s} k.dili. çok komik: a hysterical joke çok komik bir şaka
- hysterical
- histerik
O, histerik bir biçimde ağlıyordu.
-She was hysterically crying.
O histerik bir biçimde gülmeye başladı.
-He started laughing hysterically.
- hysterical
- (sıfat) isterik
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف troubled with fits في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {a} hysterical
- {a} hysteric
troubled with fits
التركية النطق
trʌbıld wîdh fîtsالنطق
/ˈtrəbəld wəᴛʜ ˈfəts/ /ˈtrʌbəld wɪð ˈfɪts/
Resimler
المفضلات