Orada yirmi civarında insan vardı.
- There were twenty or so people there.
Ne kadar sıkı çalışırsan çalış, bir sene veya civarında İngilizcede uzmanlaşamazsın.
- However hard you may study, you can't master English in a year or so.
Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
- You can buy it for a thousand yen or so.
Ben yaklaşık bir saat içerisinde döneceğim.
- I'll be back in an hour or so.
Bir güne kadar Boston'da kalmayı umuyorum.
- I expect to stay in Boston a day or so.
Bire karşı on bir saate kadar hava açılacak.
- Ten to one it'll clear up in an hour or so.
Sen bir polis falan mısın?
- Are you a cop or something?
Bir pizza falan sipariş edebiliriz.
- We could order a pizza or something.
It was about half full or so.