الإنجليزية - التركية
تعريف in a strong or powerful manner في الإنجليزية التركية القاموس.
- strongly
- pek
- strongly
- fazla
- strongly
- çok
Bu konuda çok güçlü hissediyorum.
-I feel very strongly about this.
Tom bu konuda çok güçlü hissediyor.
-Tom feels very strongly about this.
- strongly
- kuvvetlice
- strongly
- kuvvetle
Öldükten sonra tekrar canlanmaya kuvvetle inanıyorum.
-I strongly believe in respawn after death.
Mariko'nun anne babası, onun bir Amerikalı ile evlenmesine kuvvetle karşılar.
-Mariko's parents are strongly opposed to her marrying an American.
- strongly
- fazlasıyla
- strongly
- sertçe
- strongly
- şiddetle
Bunu şiddetle tavsiye ediyorum.
-I recommend it strongly.
Senatör Hoar şiddetle antlaşmaya karşı konuştu.
-Senator Hoar spoke strongly against the treaty.
- strongly
- son derece
Onun yalan söylediğinden son derece şüphelendim.
-I strongly suspected that he had been lying.
Son derece büyükannesine benzer.
-She strongly resembles her grandmother.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف in a strong or powerful manner في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- strongly
in a strong or powerful manner
الواصلة
in a strong or pow·er·ful man·nerالتركية النطق
în ı strông ır pauırfıl mänırالنطق
/ən ə ˈstrôɴɢ ər ˈpouərfəl ˈmanər/ /ɪn ə ˈstrɔːŋ ɜr ˈpaʊɜrfəl ˈmænɜr/
Resimler
السابق
المفضلات