الإنجليزية - التركية
تعريف free from sickness, hale, sound, strong في الإنجليزية التركية القاموس.
- healthy
- {s} sağlıklı
Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?
-Is eating healthy more costly?
Sağlıklı olan adam sağlığın değerini bilmez.
-A healthy man does not know the value of health.
- healthy
- {s} sağlığa yararlı
- healthy
- sağlık
Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?
-Is eating fish as healthy now as it used to be?
Sağlıklı olan adam sağlığın değerini bilmez.
-A healthy man does not know the value of health.
- healthy
- {s} yararlı
- healthy
- (Bilgisayar) hatasız
- healthy
- tosuncuk
- healthy
- healthiness sıhhat
- healthy
- {s} sağlığa yarar
- healthy
- {s} demir gibi
- healthy
- {s} büyük
Tom'un büyükannesi sağlıklı görünüyor.
-Tom's grandmother looks healthy.
Büyük babam çok sağlıklı.
-My grandfather is very healthy.
- healthy
- (Tıp) Zinde, sıhhatli
- healthy
- {s} kuvvetli
- healthy
- {s} önemli
Önemli olan sağlıklı olmamız.
-The main thing is that we're healthy.
Sağlıklı ve dengeli bir diyet hepimiz için çok önemlidir.
-A healthy and balanced diet is very important for all of us.
- healthy
- {s} sağlam
- healthy
- healthily sıhhi bir şekilde
- healthy
- sıhhate yarar
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف free from sickness, hale, sound, strong في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {a} healthy
free from sickness, hale, sound, strong
النطق
Resimler
المفضلات