الإنجليزية - التركية
تعريف doubting or denying the truth of revelation, or the sacred scriptures في الإنجليزية التركية القاموس.
- skeptic
- {s} kuşkucu
Biz bunun hakkında kuşkucuyuz.
-We're skeptical about this.
Kuşkucu bir kimse olmak için belki bir uzman olman gerekmiyor.
-In order to be a skeptic, maybe you should not be an expert.
- skeptical
- {s} şüpheci
Birçoğu şüpheci olacak.
-Many will be skeptical.
Birçok insan şüphecidir.
-Many people are skeptical.
- skeptic
- {i} şüpheci kimse
- skeptical
- {s} kuşkucu
Tom bunun hakkında kuşkucu olacak.
-Tom is going to be skeptical about that.
Biz bunun hakkında kuşkucuyuz.
-We're skeptical about this.
- skeptical
- {s} kuşkulu, şüphe içinde: I'm skeptical about this. Bu konuda birtakım şüphelerim var
- skeptic
- şüphecilik
Tom bir şüphecilik ifade etti.
-Tom expressed some skepticism.
- skeptical
- kuşkulu
- skeptic
- bkz.sceptic
- skeptic
- {i} hristiyanlıktan şüphesi olan kimse
- skeptic
- {i} şüpheci
Tom son derece şüpheci.
-Tom is extremely skeptical.
Tom Mary'nin şüpheciliğini anladı.
-Tom understood Mary's skepticism.
- skeptic
- {i} kuşkucu kimse
- skeptic
- (sıfat) kuşkucu
- skeptic
- {i} septik kimse
- skeptical
- {s} septik
- skeptical
- {s} şüpheli
Tom Mary'nin muhtemelen şüpheli olacağını söyledi.
-Tom said Mary was likely to be skeptical.
المصطلحات ذات الصلة
doubting or denying the truth of revelation, or the sacred scriptures
الواصلة
doubting or de·ny·ing the truth of revelation, or the sa·cred scripturesالنطق
Resimler
المفضلات