coz

listen to the pronunciation of coz
الإنجليزية - التركية
(Kısaltma) kuzen
because
dolayı

O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir. - She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.

Twitter hesabım spamden dolayı askıya alındı. - My Twitter account is suspended because of spamming.

because
çünkü

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi. - I decided to be happy because it's good for my health.

Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha? - Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?

because
-dığı için
because
conj. çünkü
because
(bağlaç) çünkü, yüzünden, dolayı, diği için
because
bağ. -diği için, nedeniyle; çünkü
because
diği için
because
yüzünden

Kötü hava yüzünden, o gelemedi. - Because of the bad weather, he couldn't come.

Yağmur yüzünden gelemedim. - I couldn't come because of the rain.

because
-den dolayı
because
-diği için
because
(Havacılık) den dolayı
because
dığı için
because
because of dolayı
الإنجليزية - الإنجليزية
because
cousin
because (cousin)
{i} (Informal) son or daughter of one's aunt or uncle
A contraction of cousin
'coz
Alternative form of 'cause
coz

    التركية النطق

    käz

    النطق

    /ˈkäz/ /ˈkɑːz/

    علم أصول الكلمات

    [ 'k&z ] (noun.) 1559. by shortening and alteration.
المفضلات