Tom kötü bir şahıs değil.
- Tom isn't a bad person.
Hiçbir şey bir şahıs olmak kadar zor değil.
- Nothing is as difficult as becoming a person.
Kilo almak, kişisel gelişimin en kolay metodudur.
- Weight increase is the easiest method for personal development.
Bilal bilgili bir kişidir.
- Bilal is a person of knowledge.
Tom her zaman gülümseyen bir tiptir.
- Tom is the type of person who always smiles.
Ken öfkesini kolayca kaybeden insan tipi değildir.
- Ken is not the type of person who loses his temper easily.
Yalnızca her birey ona karşı harekete geçmeye karar verirse, AIDS durdurulabilir.
- AIDS can be stopped only if every person decides to take action against it.
Din çok bireyseldir. Neredeyse herkesin gerçekten kendi dini vardır. Dindeki bütünlük bir kurnazlıktır.
- Religion is very personal. Practically everyone has really his own religion. Collectivity in religion is an artifice.
Arabada bir kişilik yer vardı.
- There was room for one person in the car.
Yoshio kişilik olarak annesine ve görünüş olarak babasına benziyor.
- Yoshio resembles his mother in personality and his father in appearance.
Tom sempatik bir adam.
- Tom is an agreeable person.
Tom sempatik bir adam.
- Tom is a likeable person.
O kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz.
- He is such a bad person that everybody dislikes him.
Kimse paranın çoğunu katkıda bulunan kişinin Tom olduğunu bilmiyordu.
- Nobody knew that Tom was the person who contributed most of the money.
Ben dürüst bir insanım.
- I am an honest person.
O iyi bir insan değil.
- He is not a good person.
Bizzat git ve onunla görüş.
- Go and see him in person.
Onunla bizzat konuşmalısın.
- You must talk to her in person.
By common law a corporation or a trust is legally a person.