İngilizce - Türkçe
a heavy cloud lying on the brow of a mountain teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- helm
- dümen
- helm
- take the helm dümen başına geçmek
- helm
- {i} idare
- helm
- idareyi eline almak
- helm
- baş
Başınızı korumak için bir kask takmanız gerekir.
-To protect your head, you need to wear a helmet.
- helm
- yönetici
- helm
- lider
- helm
- {i} yönetim
- helm
- iskeleye dümen kır
- helm
- Rüzgâraltı yöresine getir Port your helm
- helm
- başıbo
- helm
- {i} kontrol
- helm
- yekesiz
- helm
- i., den. dümen yekesi; dümen
- helm
- dümen takımı
- helm
- {i} miğfer
Bir mermi miğferi deldi.
-A bullet pierced the helmet.
Tom miğferini çıkardı ve alnını sildi.
-Tom took off his helmet and wiped off his forehead.
- helm
- helmless dümensiz
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a heavy cloud lying on the brow of a mountain teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- helm
a heavy cloud lying on the brow of a mountain
Heceleme
a hea·vy cloud ly·ing on the brow of a Moun·tainTürkçe nasıl söylenir
ı hevi klaud layîng ôn dhi brau ıv ı mauntınTelaffuz
/ə ˈhevē ˈkloud ˈlīəɴɢ ˈôn ᴛʜē ˈbrou əv ə ˈmountən/ /ə ˈhɛviː ˈklaʊd ˈlaɪɪŋ ˈɔːn ðiː ˈbraʊ əv ə ˈmaʊntən/
Resimler
Favoriler