a father, mother and their sons and daughters; also called nuclear family

listen to the pronunciation of a father, mother and their sons and daughters; also called nuclear family
İngilizce - Türkçe

a father, mother and their sons and daughters; also called nuclear family teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

family
{i} sülale
family
{i} aile

Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum. - I don't know anything about her family.

Neredeyse her ailede televizyon var. - Practically every family has a TV.

family
{s} aileye ait

O büyük bir aileye ait. - He belongs to a big family.

family
{i} (Botanik) , (Zooloji) familya
family
{i} aile; akrabalar; çoluk çocuk
family
{i} familya
family
{i} küme
family
{i} soy

Soyadınızın yazılışı nasıl? - What's the spelling of your family name?

Sadece soyadınızı büyük harflerle yazın. - Write only your family name in capitals.

family
{i} ev halkı
family
çocuklar

Çocuklar aile ortamını yansıtırlar. - Children reflect the family atmosphere.

Ne zaman kadın ve erkeklerin geleneksel rollerini düşünsek, ailesine destek olan kocalar ve de aile ve çocuklarına bakan karılar aklımıza gelir. - When we think of the traditional roles of men and women in society, we think of husbands supporting the family, and wives taking care of the house and children.

family
kan

O yoksul aile her ay kıt kanaat geçiniyor. - That poor family lives from hand to mouth every month.

Sami ailesini kandırdı. - Sami fooled his family.

family
şecere
family
ocak
family
kodak
family
ev bark
family
family circle aile çevresi
family
(Tıp) Zürriyet, döl
family
family Bible bir ailenin önemli günlerini kaydettiği içinde boş sayfaları bulunan büyük boy Kitabı Mukaddes
İngilizce - İngilizce
family

Our family lives in town.

a father, mother and their sons and daughters; also called nuclear family

    Heceleme

    a father, moth·er and their sons and daughters; al·so called nu·cle·ar fa·mi·ly

    Telaffuz