a coalesced mass of unpressed metal powder

listen to the pronunciation of a coalesced mass of unpressed metal powder
İngilizce - Türkçe

a coalesced mass of unpressed metal powder teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cake
kek

Bir parça kek tattım ve o lezzetliydi. - I tried a piece of cake and it was delicious.

Muhteşem kek ağzımı sulandırdı. - The gorgeous cake made my mouth water.

cake
{i} pasta

Bütün pastayı yiyecek mi? - Will he eat the whole cake?

Annem doğum günüm için bir pasta yaptı. - Mom made a cake for my birthday.

cake
{f} katılaşmak
cake
kalıplaşmış
cake
kalıp
cake
topak
cake
kaplanmak
a mass of
kitle

O bir hatalar kitlesi. - He is a mass of faults.

Bulut bir buhar kitlesidir. - A cloud is a mass of vapor.

cake
şekil almak
cake
{i} çörek
cake
(fiil) kalıplaşmak, katılaşmak, kabuklaşmak, kabuk bağlamak
cake
{f} kabuk bağlamak
cake
f kalıplaşmak
cake
kalıp seklini almak
cake
{i} kabuklaşmış kir
cake
dili birinci gelmek
cake
kaplamak
cake
That takes the cakel Aşk olsunl cakes and ale hayatın neşesi
cake
{i} parça

Bir parça kek tattım ve o lezzetliydi. - I tried a piece of cake and it was delicious.

Tom kız kardeşine bir parça kek kesti. - Tom cut his sister a piece of cake.

İngilizce - İngilizce
cake
a coalesced mass of unpressed metal powder