İngilizce - Türkçe
a boat is a vessel for travelling over water teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- boat
- {i} tekne
Adaya tekne ile ulaşmak kolaydır.
-The island is easy to reach by boat.
O, uzakta kürek çeken bir teknenin görüntüsünü gördü.
-She caught sight of a rowing boat in the distance.
- boat
- kayık
Bazı kayıklar gölün üstündedir.
-Some boats are on the lake.
Gölde kayıkla dolaşalım isterdim, sadece ikimiz.
-I'd like to float in a boat on the lake, just the two of us.
- boat
- {i} (gemi, vapur, sandal, yat gibi) tekne: What time does the boat leave? Vapur kaçta kalkıyor? I've got a new boat. Yeni bir sandalım var. How
- boat
- kayıkla taşımak
- boat
- gemi
Gemiyle yolculuk etmek çok eğlenceli, değil mi?
-Traveling by boat is a lot of fun, isn't it?
Büyük gemi bir balıkçı teknesine çarptı.
-The big ship rammed a fishing boat.
- boat
- sandal
- boat
- kayık tabak
- a is a
- a olduğunu
- boat
- sandal ile taşımak
- boat
- be all in the same boat aynı halde olmak
- boat
- {f} kayıkla gezmek
- boat
- bota bin
- boat
- (Askeri) BOT: Küçük bir deniz aracı
- boat
- sandalla gezmek
- boat
- nakletmek
- boat
- kase/gemi/bot
- boat
- {i} filika
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a boat is a vessel for travelling over water teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- boat
a boat is a vessel for travelling over water
Heceleme
a boat I·s a ves·sel for trav·el·ling over wa·terTürkçe nasıl söylenir
ı bōt îz ı vesıl fôr trävlîng ōvır wôtırTelaffuz
/ə ˈbōt əz ə ˈvesəl ˈfôr ˈtravləɴɢ ˈōvər ˈwôtər/ /ə ˈboʊt ɪz ə ˈvɛsəl ˈfɔːr ˈtrævlɪŋ ˈoʊvɜr ˈwɔːtɜr/
Resimler
Favoriler