şirin

listen to the pronunciation of şirin
Türkçe - İngilizce
cute

He's really cute, and so I like working with him. - O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum

That girl is more cute than beautiful. - O kız güzelden çok şirin.

pretty

The girl who works at the bakery is pretty. - Fırında çalışan kız şirin.

The baby in the cradle is very pretty. - Beşikteki bebek çok şirindir.

lovely
sweet
fair
sweet, charming
debonaire
pleasant
cunning
winsome
debonair
cute, sweet, pretty, pleasant, dainty, darling, adorable
sonsy
adorable

Mary looked adorable and cute in her Halloween costume. - Mary Cadılar Bayramı kostümüyle sevimli ve şirin görünüyordu.

What adorable puppies! - Ne şirin köpek yavruları!

nice

Tom was a really nice guy. - Tom gerçekten şirin bir adamdı.

Tom is really very nice. - Tom gerçekten çok şirin.

divine
melodious
gracious
delight
şirin bir biçimde
cutely
şirin görünmek
look pleasant
şirin gülümseme
winsome smile
şirin şirin
sweetly
Kasr-ı şirin anlaşması
(Elektrik, Elektronik) Treaty of Zuhab
Şirinler
smurfs

The Smurfs and the Navi both have blue skin. - Şirinler'de de Navi'de de mavi deri var.

tatlı şirin kişi
jo
Türkçe - Türkçe
Sevimli, cana yakın, tatlı, hoş: "Gözlerin, dişlerin ve ak gerdanınla / Ne şirin komşumuzdun sen Fahriye abla."- A. M. Dıranas
(Osmanlı Dönemi) tatlı
Sevimli, cana yakın, tatlı, hoş
ŞİRİN
(Osmanlı Dönemi) f. Tatlı. Sevimli. Cana yakın
şirinler
Şirinler, Belçikalı (babası İngiliz) çizer Peyo'nun ünlü eseri. 1958'de Pierre Culliford tarafından Çizgi roman olarak ortaya çıktı. 1981'de televizyonda gösterilen Şirinler büyük ilgi gördü. Orijinal ismi "Schtroumpfs" (İngilizce'de "Smurf")tur. karekterlerin yaratıcısına göre orjinal isim, bir dil sürçmesi eseri tesadüfen ortaya çıkmıştır. Yıllarca Türkiye'de de gösterilen ve beğeni ile izlenen çizgi film, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere bir çok ülkede, yüksek izlenme oranlarına rağmen gösterimden kaldırılmıştır
şirin