şimdiye kadar

listen to the pronunciation of şimdiye kadar
Türkçe - İngilizce
so far, until now, up to now
as yet

Japanese literature, in spite of its beauty and riches, is as yet inadequately known in the West. - Japon edebiyatı güzelliği ve zenginliklerine rağmen, şimdiye kadar batıda yetersiz olarak bilinmektedir.

The colony has not declared independence as yet. - Sömürge şimdiye kadar bağımsızlık ilan etmedi.

so far

He has written five books so far. - Şimdiye kadar beş kitap yazdı.

We haven't been able to handle this so far. - Biz şimdiye kadar bunun üstesinden gelemedik.

ever

I think Beethoven is the greatest composer who ever lived. - Sanırım Beethoven, şimdiye kadar yaşamış en büyük besteci.

Kylie Minogue is the best singer I've ever heard! - Kylie Minogue, şimdiye kadar duyduğum en iyi şarkıcıdır!

yet

Have you told your parents yet? - Şimdiye kadar anne ve babana söyledin mi?

The colony has not declared independence as yet. - Sömürge şimdiye kadar bağımsızlık ilan etmedi.

up to this point in time
up to this point
up to this time
by this time

They ought to have arrived there by this time. - Şimdiye kadar oraya varmalıydılar.

to date
until now

I didn't see you until now. - Şimdiye kadar seni görmedim.

Tom had always wanted to climb Mt. Fuji, but until now, had not found the time to do so. - Tom her zaman Fuji Dağı'na çıkmak istemişti fakat şimdiye kadar, bunu yapmak için zaman bulamamıştı.

hitherto
heretofore
uptill now
up till now

Up till now the United States has called itself the world's police and continues suppression relying on military force. - Şimdiye kadar Amerika Birleşik Devletleri kendini dünyanın polisi olarak adlandırdı ve askeri güce dayanarak baskıya devam etmektedir.

şimdiye kadar her şey iyi
so far so good
şimdiye kadar