It goes without saying that camels are very useful in the Middle East.
- Develerin Orta Doğuda çok yararlı olduğunu söylemeye gerek yok.
It is easier for a camel to pass through the eye of a needle than for a rich man to enter the kingdom of God.
- Bir devenin bir iğnenin deliğinden geçmesi bir zengin kişinin Tanrı'nın krallığına girmesinden daha kolaydır.
Giant pandas live only in China.
- Dev pandalar sadece Çin'de yaşarlar.
That's one small step for a man, one giant leap for mankind.
- Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
This car has a huge engine.
- O araba dev bir motora sahip.
A huge tanker just pulled out from the dock.
- Dev bir tanker rıhtımdan ayrıldı.
What a colossal waste of time!
- Ne devasa bir zaman kaybı!
A colossal earthquake ripped through the city.
- Devasa bir deprem şehrin içinden yardırıp gitti.
Layla thinks that dingoes are huge monsters.
- Leyla dingoların devasa canavarlar olduğunu düşünüyor.
It's a monster storm.
- Dev gibi bir fırtına.